kadir yıldız

yarınlar ölmez
ölenler olur
olumlar onun ödünç eli
selamlar hep aynı balkondan yıllardır
olun da görelim hadi demek
böyle bir masadan kafanı böyle
yavaşça kaldırmak gibi uykulu

bu dünya beni hapşırıyor 
toplumlaşıyorum saçılıp bir zemin üstüne açılın 
dikkat! -sallaşmıyorum öğğ bi’şey zihnime çalınan
mideme söylenen mektepte okunan gülünen espriye
bilinen aynı çizginin üstünde koşmaktan kontak kapattım
o yüzden daha şimdiden nereden gelirse gelsin bir ses
kuşuyorum tüm uç sebeplerden kendimi

ne yapayım ne yapayım
biraz aynadaki yarayı seyredeyim geçmiyor zaman
bu miras bana evin sessizliğinden kalan neyleyeyim
gençlik adlı kaydıraktan kayıyorum beni demeyeyim
pörsümüş bir bedenin ele geçireceği geleceğe günah

imdi duydum söylerken peltekse ile başlıyor sanat
onu ehlileştirdiler senin imzanla çıkarken belediyeden gördüm
el edenler oldu hayır böyle olacak diyenler kardeş epik cemiyetleri
lirik taş kaldırımlarından yürüyen türdeş cümlelerin sefillikleri

sen evinde kal sen köpek sen gibi sen çalış sen uyan sen uyu sen
ne susarsan o biraz deney kat biraz deneme yanılma sakın insan çünkü
.exe hiç yanılmıyor nedense
allah nerede diye bağırıyor

laf lafı açıyor laf lafı açmıyor bu nasıl papatya sıkışıp kaldım
kirpiklerimin ucunda toplanan gerçeği andım
devlet eliyle sayıklarken başka bir uykuya atandım

Next

ABŞALOM’UN AF DİLEMEYE NİYETLENİŞİ | halil arabacı